Antalya’dan “İstanbul Sözleşmesi” Çağrısı




Antalya Barosu Kadın Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu Başkanı Av. Gamze Ökte Kılıçkap, “Biz, kadınların yaşama hakkını savunuyoruz. Biz çocukların şiddetin olmadığı bir dünyada büyümelerini istiyoruz. Bu yüzden, İstanbul’da imzalanan İstanbul Sözleşmesi'nin uygulanmasını istiyoruz” diye konuştu.  
Antalya Kadın Müzesi, Antalya Barosu Kadın Hakları, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu ve TOBB Antalya Kadın Girişimciler Kurulu ve Kent Konseyi Kadın Meclisi, eski eşi tarafından kızının gözü önünde öldürülen Emine Bulut ve kadına yönelik şiddet hakkında, Antalya Barosu’nda basın açıklaması yaptı. Toplantıda, Antalya Tanıtım Vakfı Başkanı Yeliz Gül Ege, TOBB Antalya Kadın Girişimciler Kurulu Batı Akdeniz Bölge Temsilcisi Serap Kocaoğlu, Antalya Barosu Kadın Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu Başkanı Av. Gamze Ökte Kılıçkap ve Antalya Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Eylem Has, konu hakkında açıklamalarda bulundu.
Kadınlar cinsiyeti nedeniyle ayrımcılığa maruz kalıyor
Toplantıya katılan kurumların ortak basın açıklaması metnini okuyan Antalya Barosu Kadın Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu Başkanı Av. Gamze Ökte Kılıçkap, kadınların doğdukları andan itibaren, cinsiyetleri nedeniyle ayrımcılığa maruz kaldığını, fiziksel, duygusal ve cinsel şiddetle karşılaştıklarını dile getirdi. Kılıçkap, şöyle devam etti: “Toplum, erkekliği şiddet davranışı olarak algılamaktadır. Çünkü erkek doğduğu andan itibaren insan olarak değil, erkekliğini kanıtlamak için şiddet uygulaması gereken bir cins olarak görülmektedir. Bir kesimin İstanbul Sözleşmesi'ne karşı çıkmalarının nedeni de budur; ‘Erkek, erkek olduğu için elbette şiddet uygulayacaktır ama erkek, şiddet uygulasa bile, aile kutsaldır. Şiddete maruz kalan kadın şiddeti sineye çekmek zorundadır’ diyorlar. Biz ise diyoruz ki, şiddet her seferinde daha da büyüyerek gelir. Hiçbir insan şiddete boyun eğmek zorunda değildir.”
İstanbul Sözleşmesi çağrısı
Kadınların yaşama hakkının İstanbul Sözleşmesi ile güvence altına alındığını belirten Av. Gamze Ökte Kılıçkap, “İstanbul Sözleşmesi'ne karşı çıkanlar, kadınların yaşama hakkına karşı çıkanlardır. Istanbul Sözleşmesi’ne karşı çıkanlar, ‘benden ayrılmak isteyen kadını öldürürüm’ diyenlerdir. İstanbul Sözleşmesi'ne karşı çıkanlar, kadınların eril şiddete boyun eğmesini isteyenlerdir. Biz, kadınların yaşama hakkını savunuyoruz. Biz kadınların şiddete maruz kalmama hakkını savunuyoruz. Biz çocukların şiddetin olmadığı bir dünyada büyümelerini istiyoruz. Bu yüzden, İstanbul’da imzalanan İstanbul Sözleşmesi'nin uygulanmasını istiyoruz” diye konuştu.  
Gül Ege, “Kadın erkek beraber mücadele etmeli”
Antalya Tanıtım Vakfı Başkanı Yeliz Gül Ege ise kadına şiddetin önlenmesine dair çözümün sadece kadınların mücadelesi ile olamayacağını dile getirdi. Başkan Gül Ege, “Antalya Kadın Müzesi tarafından düzenlenen “Prof. Dr. Jale İnan 2017 Antalya Yılın Kadını” ödül törenine Gazeteci-Yazar Murat Yetkin konuk oldu ve “Erkek feminist olur mu” konusunu işledik. Doğru olan da bu, erkeklerin çabası. Yıllardır kadınların çabası maalesef sonuç bulmadı. Karar verici noktalarda erkeklerin olduğunu biliyoruz, bu nedenle de erkeklerden; kadınların şiddet içeren bir olaya maruz kaldığında ilk harekete geçen olmalarını beklememizden doğal hiçbir şey yok. Yasal çözümlerin acilen gündeme alınarak uygulamaya konulması gerekmektedir” dedi.
Başkan Gül Ege, kadın cinayetlerinin her yıl bir önceki yıla göre arttığına dikkat çekerek, şu ifadelere yer verdi: “2014 yılında 294, 2015'te 414, 2016'da 397, 2017'de 472, 2018 yılında 477 kadın öldürüldü. Gerek bilgiye kolay ulaşım gerekse sosyal medyanın gücü ile olup bitenleri tüm çıplaklığıyla görüyoruz. Erkekler tarafından uygulanan orantısız güç mevcut. Kadınların şiddete maruz kalmasıyla alakalı yaptırımlar içeren mevzuatın acilen düzenlenmesi gerekiyor. Yasa koyucuların bu konuda herhangi bir çalışmaya girmemesi durumunda, sivil insiyatiflerin yürüttüğü çalışmaların önemi bir yere kadardır. Bu nedenle gelecek nesilleri doğuran, büyüten ve yetiştiren kadınlarımızın geleceğimizde bu sorunlarla karşılaşmaması adına; biz tek ses olmazsak, devlet gereğini yapmazsa, yargı gereken cezayı vermezse, yitirdiklerimiz son olmayacak. Emine Bulut ve aramızdan kayıp giden binlerce kadının hikayesini unutmayalım.”
Toplumsal cinsiyet eşitliği müfredata alınmalı
TOBB Antalya Kadın Girişimciler Kurulu Batı Akdeniz Bölge Temsilcisi Serap Kocoağlu da, “Kadına yönelik aile içi şiddet konusu ile toplumsal cinsiyet eşitliği konusunun okullarda ders konusu olarak müfredata alınmasını talep ediyor, algı yönetiminin küçük yaştan itibaren yapılması gerekliliğinin önemini hatırlatıyoruz. Kadının ekonomik özgürlüğü kazanması için eğitim, donanım, teşvik desteklerimiz ve kadının toplumsal saygınlığı konusunda farkındalık sağladığımız çalışmalarımız kapsamında bilinçlendirme seminerlerimizi okullar ve üniversite işbirliği ile devam ettireceğiz. Yapılacak tüm çalışmalarda da kurul olarak görev almaya hazırız” diye konuştu.
Kadına şiddetin önlenmesine dair Antalya Kadın Müzesi, Antalya Barosu Kadın Hakları Kurulu, TOBB Antalya Kadın Girişimciler Kurulu ve Kent Konseyi Kadın Meclisi tarafından düzenlenen toplantıda, Şehir Plancıları Odası Antalya Şube Başkanı Ebru Manavoğlu, Makina Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Ayşen Hamamcıoğlu, YÖRSİAD Başkanı Aykut Ege ve kurumların üyeleri yer aldı.




 
Antalya’dan “İstanbul Sözleşmesi” Çağrısı